İpek Aksüğür Duben - 1990 - 1991

Slider   |   Back
<BR>İpek Aksüğür Duben- 1990 - 1991
Sezer Tansuğ, Alan-İpek Aksüğür Duben, Seyhun Topuz, Candeğer Furtun, Rabia Çapa.

(22 Ocak-23 Şubat 1991)

Duben’in 9 tablosunun gösterildiği sergi sırasında yapılan sanatçı konuşması daha sonra yazıya aktarılarak “Yayın 11” adıyla yayımlanmıştır.

Sergi hakkında yazılar:

  • Necmi Sönmez, “Kendini Yanıtlayan Kadın”, Cumhuriyet gazetesi, 26 Ocak 1991
  • Demet Elkatip, “Sanat Pekçok Şeyi Karanlıktan Çıkarır”, Güneş gazetesi, 3 Şubat 1991
  • Sezer Tansuğ, “Akonstrüktif Bir Şablon Parodisi”, Sanat Çevresi dergisi, Şubat 1991

“Maçka Sanat Galerisi bir dönemi yansıtması açısından önem taşıyor. 1970’lerin ikinci yarısından itibaren İstanbul sanat ortamındaki en iyi, en aktif yerdi; en kaliteli sanatçıların, mimarların, yazarların uğrak yeriydi. Kulüp gibiydi; çok canlıydı, açılışlarına gelen çok olurdu. İnsanlar birbirlerini tanırlar, merak ederler ve bu bir diyalog oluştururdu. Bence MSG’nin yaptığı en önemli etkinlik söyleşilerdi. Bugüne kalmış en önemli şey bu. O paneller bir tarihin belgesidir ve bir galerinin örnek oluşturması açısından çok önemli bir iştir. Ben MSG ile Amerika’dan döndüğümde tanıştım. MSG’ye sanatçı olarak girdiğim için çok mutlu olmuş ve onur duymuştum. Sabri Berkel, Adnan Çoker gibi benden olgun sanatçıların etrafında olmak çok şey öğretiyordu. Ayrıca MSG’de akranım olan sanatçılarla tanıştım, onların işlerini gördüm. Panellerde aktif olarak yer alıyordum; Rabia Çapa veyahut Adnan Çoker beni panelleri yönetmem için çağırırdı. O konuşmalar fevkalede önemliydi; bugün daha aktif bir sanat dünyası var ama kendi içlerinde gruplardan oluşuyor. Aslında bu da sağlıklı bir şey, ama bizim dönemimiz için insanların ağırlığı olan bir galeride toplanmaları ve diyalog içinde olmaları fevkalede önemliydi. Ayrıca Rabia’nın ve Varlık’ın özel kişilikleri önemliydi. Hele votka geleneği… İnsanlar akşamüzeri MSG’ye uğradıkları zaman sanat konuşmaları olacağını bilirler ve birbirlerini görürlerdi. Rabia çok iyi ev sahipliği yapardı, eksik olmasın. Gülüşmelerle, kavgalarla, münakaşalarla, tartışmalarla burası bir kulüp gibiydi. Dolayısıyla Melda Kaptana Galerisi’nden sonra bu anlamda iz bırakan bir galeri olduğunu düşünüyorum. ”

İpek Duben (10.01.2016)

© 2020 Maçka Sanat Galerisi (MSG)            info@mackasanatgalerisi.com